Maddeden Gelen Enerji
|
1930 Erwin Schrödinger atomun yapısına yönelik “dalga mekaniği” adını verdiği matematiksel modelini yayınladı ve bu yayında elektronların sürekli-kesintisiz bir bulut olarak değerlendirildi.
1931 Kasım - Harold C. Urey, hidrojenin bir izotopu olan döteryum atomlarını keşfetti. Normal hidrojen atomlarının çekirdeğinde, sadece 1 adet proton bulunurken, döteryum çekirdeğinde 1 proton ve 1 nötron bulunmaktadır. İngiliz John D. CockCroft, atomların transmutasyonu için yüksek-voltajlı bir aygıt geliştirdi. Albert Einstein, bilim adamlarına çağrıda bulunarak askeri çalışmalarda yer almamalarını istedi. Woldgang Pauli; nötrino'ların var olduğunu kuramsal olarak buldu.
1932 Şubat - James Chadwick Berilyum yaprak üzerine gönderdiği alfa parçacıkları yardımıyla nötronu keşfetti ve nötronların kütlesini ölçtü. İngiliz John Cockcroft ve E. T. S. Walton; Ernest Rutherford'ın Cambridge Üniversitesindeki Cavendish Laboratuarında kurduğu doğrusal hızlandırıcı yardımıyla atomları parçalamayı başardı. Deneyden elde ettikleri sonuçlar Albert Einstein’in geliştirdiği görecelik kuramını doğrulamaktaydı.
1933 Nisan - Max Born, James Franck ve Almanya’daki daha birçok bilim adamı, üzerinde çalışmakta oldukları “Yahudi Fiziği” nedeniyle Alman üniversitelerindeki makamlarını boşaltmaya zorlandı. Ekim – Macar Fizikçi Leo Szilard, 12 Eylül’de Nazi Almanya’sından kaçarak İngiltere’ye sığındı. Ekim ayında yaptığı bir konuşmada, “bir nötron yuttuğunda, iki nötron açığa çıkaran bir atom çekirdeği bulunabilirse, zincirleme tepkime oluşturulabilir” şeklinde önerisini açıkladı. Ünlü bilim adamı Ernest Rutherford’un dalga geçtiği bu öneri 1935 yılında bölünme (fisyon) olayının keşfinden önce İngiliz Patent’i olarak sınıflandırıldı. Ernst Ruska ilk elektron mikroskobunu yaptı.
1934 Frédéric ve Irène Joliot-Curie yapay ışınetkinliği (radyoaktivite) keşfetti. Enrico Fermi uranyum atomlarını nötronlarla ışınladı ve ilk uranyum ötesi elementleri elde ettiğini düşündü. Fakat aslında dünyanın ilk yapay nükleer bölünme (fisyon) tepkimesini gerçekleştirdi. Sir Mark Oliphant; Hidrojen izotopu olan trityum'u keşfetti. Wigner ve Seitz; metal içindeki elektronların enerjisini hesaplamak için kuantum yöntemlerini kullandı.
1935 Japon Fizikçi Hideki Yukawa mezonların var olduğunu kuramsal olarak gösterdi.
1936 İngiltere'de ilk düzenli televizyon yayınlarına başlandı.
1937 RADAR (Radyo Dalgası Belirleme ve Mesafe Ölçme) sistemi ilk kez keşfedildi. İtalyan bilim adamları Carlo Perrier and Emilio Segrè; doğada mevcut olmayan Teknesyum elementini, Mobildenyum'un döteryum ile bombardıman edilmesi sonucunda yapay olarak elde etti. Carl Anderson and Seth Neddermeyer; temel parçacık muon'ları keşfetti.
1938 Aralık - Fermi uranyum-ötesi elementleri keşfinden (aslında uranyum atomunun bölünmesinden) dolayı Fizik alanında Nobel ödülünün sahibi oldu ve ABD’ye yerleşme amacıyla İtalya'dan ayrıldı. Alman Otto Hahn ve Fritz Strassmann, yaptıkları deneylerde, uranyum atomlarının üzerine nötron yollandığında, ortaya Baryum ve Kripton atomlarının ve ayrıca yeni nötronların çıktığını belirledi. Aralık 22 - Otto Hahn; Lise Meitner’e deney sonuçlarını içeren bir makale gönderdi. Lise Meitner, yaptığı deneyde, ağır elementlerin nötron yuttuğunu ve ortaya çıkan kararsız ürün çekirdeklerin, bölünme tepkimesine girdiğini gözlemledi. Bu sonuçlar ve ayrıca Otto Hahn’ın makalesindeki veriler, Meitner ve erkek yeğeni Otto Frisch tarafından nükleer bölünme (fisyon) olarak yorumlandı.
1939 Ocak 6 – İki Alman bilim adamı Otto Hahn ve yardımcısı Fritz Strassmann yaptıkları bilimsel çalışmaların sonuçlarını yayınladı. Ocak 13 - Otto Frisch, iyonizasyon (yüklü hale getirme) odası deneylerinde, bölünme ürünlerine rastladı ve “fisyon” (bölünme) terimini ilk kez kullanmaya başladı. Ocak 25 – ABD’de, nükleer bölünme tepkimesi ile ilgili ilk deneyler Columbia Üniversitesinde gerçekleştirildi. Ocak 26 – Niels Bohr, bölünme tepkimesinin keşfedildiğini, ABD’de George Washington Üniversitesinde düzenlenen bir teorik fizik konferansında açıkladı. Şubat 11 - Meitner ve Frisch, Hahn-Strassmann’ın deney sonuçlarının “nükleer bölünme tepkimesi” olarak kuramsal açıklamasını içeren bir makale yayınladı. Şubat 27 – Zinn ve Szilard, Columbia Üniversitesinde, uranyumun bölünmesi sırasında kaç adet yeni nötron salındığını belirlemek amacıyla deneyler yapmaya başladı. Ocak-Mayıs arası – Dünya çapında, birçok laboratuarda, birçok bilim adamı tarafından uranyum atomlarının bölünmesi (fisyon) üzerinde birçok deneyler gerçekleştirildi. Temmuz 3- Leo Szilard ve Enrico Fermi, karbon ortam içinde metal uranyum kafeslerden oluşan; zincir tepkimesi oluşturabilecek bir düzenek kurmayı tasarladıklarını açıkladı. Ağustos 2 - Szilard, Eugene Wigner, ve Edward Teller, uranyum bombası imalatı olasılığı üzerine Einstein’dan bir mektup aldı; Amerikan Başkanı Roosevelt’a bu mektubu 11 Ekim 1939 tarihinde gayri resmi danışmanı olan Alexander Sachs iletti. Hans Bethe, hidrojen atomlarının döteryum izotopu oluşturmak amacıyla tepkimeye girdiğinde enerjinin açığa çıktığını belirledi. Bethe, güneşten çıkan büyük miktarda enerjinin kaynağının bu birleşme (füzyon) tepkimesi sonucunda olduğunu önerdi. Bu çalışmalarından ötürü, 1967 yılından Fizik alanında Nobel ödülünün sahibi oldu. Eylül 1 – Almanya, Polonya’yı işgal etti. İkinci Dünya Savaşı başladı. |
|