Maddeden Gelen Enerji
RBMK Rusçası “Reactor
Bolshoi Moschnosti Kanalynyi” ve anlamı "büyük güç
kaynayan reaktör" olan kelimenin baş harflerinden
oluşturulan bir kısaltmadır. RBMK kaynar su ile
soğutulan, grafit nötron yavaşlatıcısı kullanan, eski
Sovyetler Birliğine has kanal tipi bir reaktör türüdür.
Sadece eski Sovyetler Birliği topraklarında kurulmuştur.
RBMK’ların işletme sıcaklıkları, basınç değerleri ve güç
yoğunlukları, batı türü kaynar su reaktörlerinin
değerlerine çok yakın bulunmaktadır.
Grafit ile İlgili Daha Fazla Bilgi İçin Buraya Tıklayınız. |
Bugüne kadar toplam 17 adet inşa edilmiştir. Bunlar arasında 12 tanesi halen
işletme halinde bulunmaktadır. İşletme halinde kalanlar arasında 11 tanesi
Rus Federasyonunda, 1 tanesi de Lituanya’da bulunmaktadır.
Ukrayna’da bulunan Çernobil reaktörünün 4 ünitesi kapatılmış durumdadır.
Lituanya’da da bir adet kapatılmış RBMK ünitesi bulunmaktadır. Dünyadaki
bütün RBMK’ların elektrik gücü 1000 MW iken (RBMK-1000), sadece Lituanya’da
kurulan Ignalina santralındaki iki ünitenin elektrik çıkış gücü 1500 MW’dır
(RBMK-1500).
Aslında, RBMK’lar Sovyetler Birliği’nin nükleer silah programına plütonyum
üretmek için kurduğu uranyum-grafit reaktörlerinin ticarileştirilmesi ve
evrim geçirmesi ile ortaya çıkmıştır. Bu tip grafitli-uranyum reaktörlerinin
ilki Sovyetler Birliğinde 1948 yılında hizmete alınmıştır. Yaklaşık altı yıl
sonra, 1954’de 5 MW elektrik kapasiteli Obninsk’de devreye alınarak, bu tür
reaktörlerden elektrik üretilebileceği görülmüştür. Bu ilk reaktörlere
RBMK’ların prototipleri gözü ile bakmak mümkündür. Küçük çaplı reaktörlerde
elde edilen başarıların ardından doğrudan büyük güçlü reaktörlerin
geliştirilmesine geçilmiştir. Genellikle RBMK’ların üç nesil olarak
geliştirildiği kabul edilmektedir.
Daha ilk nesil RMBK’larda güç seviyesi 1000 MWe seviyelerindedir ve
1970’lerin ilk yıllarında ve ortalarında işletmeye alınmıştır. İlk nesil
RBMK’lardan toplam 6 ünite inşa edilmiştir. Bunların tasarımı ve inşası
sırasında Sovyetler Birliğinin eski tasarım ve inşaat standartları
kullanılmıştır. Birinci nesil RBMK olarak kabul edilen üniteler; Rusya’daki
Leningrad-1. ve 2., Kursk-1. ve 2. ile Ukrayna’daki Çernobil-1. ve 2.
üniteleridir.
İkinci nesil RBMK’lar Sovyetler Birliğinin 1973 yılında yayınlanan yeni
tasarım ve inşaat standartlarına uygun olacak şekilde tasarımlanmış ve
1970’li yılların sonlarında, 1980’li yılların başlarında inşa edilmiştir.
İkinci nesil RBMK’lar toplam 10 ünite inşa edilmiştir. Bu 10 üniteden 8
tanesi RBMK-1000 modeldir (Ukrayna’daki Çernobil-3, 4; Rusya’daki Kursk-3,4;
Leningrad-3-4 ve Smolensk-1, 2). Litvanyada’da bulunan iki ünitelik
Ignalina’da RBMK-1500 model de ikinci nesil olarak kabul edilmektedir.
Üçüncü nesil olarak
tanımlanacak RBMK’lardan sadece 1 ünite Smolensk-3’de bulunmaktadır. Bu
ünitede Çernobil kazası sonrasında 1988 yılında çıkartılan güvenlik
yönetmeliklerine büyük ölçüde uygun olacak şekilde tasarımlanmış ve inşa
edilmiştir. Smolensk-3’e en ileri tasarım RBMK’a gözü ile bakmak mümkündür.
Kursk nükleer santralının 5. ünitesi olarak bir üçüncü nesil RBMK daha
kurulması planlansa da, bu hayata geçirilmemiştir.
Yandaki şekilde RBMK’nın reaktör adası gösterilmektedir. (Bu şekilde 1-
reaktör kalbi, 2- yakıt değiştirme makinesi, 3- pompalar, 4- soğutucu suyu,
5- su-buhar karışımı, 6-buhar ayrıştırıcı kazanlar, 7-türbin)
RBMK’nın diğer reaktör tasarımlarında bulunan basınç kabı bulunmamaktadır.
Kanal tipi bir reaktördür ve diğer reaktör türlerine göre, reaktör kalbinin
hacmi çok daha büyüktür. RBMK-1500 modelde, Bu yakıt bölgesi 25 metre
derinliğinde ve 21x21 metrelik bir beton yapının içine yerleştirilmiştir. Bu
beton yapının içine 0.25m x 0.25m x 7m boyutlarında 2500 grafit blok
yığılarak 7 metre yüksekliğinde, 12 metre çapında bir reaktör kalbi bölgesi
oluşturulmuştur. Bloklarda 2052 adet dikey kanal açılmıştır. “Yakıt kanalı”
veya “basınç kanalı” adı verilen bu kanallardan 1661 tanesi yakıtların
yerleştirilmesi ve soğutucu suyunun yukarıya doğru akması için
tasarımlanmıştır. (Not: ilk nesil RBMK’larda 1693 adet yakıt kanalı
kullanılmıştır.)
RBMK’larda yakıt
(basınç) kanalları %2.5 Niobyum içeren zirkonyum alaşımından imal
edilmiştir. 8.8 mm dış çapa, 4 mm duvar kalınlığına sahip bulunmaktadır. Bu
kanallar alt ve üst metal duvarlara kaynaklanmıştır ve birbirlerinden
bağımsızdır. Her birinin ayrı izolasyon vanası bulunmaktadır. Böylece
santral normal işletmede iken bu izolasyon vanaları kullanılarak, yakıt
kanalı izole edilebilmekte ve yakıt değişimi gerçekleştirilebilmektedir.
Soğutucu suyu yakıt kanalının altından girmekte, yakıtın üzerinde geçerken
ısınarak 290°C de kaynamakta ve yakıt kanalının üzerinden su-buhar karışımı
olarak terk etmektedir.
Yakıt kanalını terk eden buhar-su karışımının %23-29 oranında buhardan
oluşmaktadır. Bu karışım borular yardımıyla reaktör binasının iki yanında
bulunan yaklaşık 34 metre uzunluğunda ve 3.6 metre çapında 4 ayrı yatay
ayrıştırma kazanına gitmektedir (kanalların yarısı reaktör binasının bir
tarafında bulunan iki kazana, diğer yarısı da reaktör binasının diğer
tarafında bulunan iki kazana olmak üzere). Bu kazanlarda su ile
buhar
ayrıştırılmakta ve yaklaşık 7 MPa basınca sahip buhar yine reaktör binasının
iki yanında bulunan 2 ayrı türbine gönderilmektedir (iki kazandan çıkan
buhar türbinlerden birine olmak üzere). Dolayısıyla RBMK’ların diğer reaktör
türlerinden bir farkı da, bir reaktör binasına karşılık iki farklı
türbin-jeneratör setinin bulunmasıdır.
Türbinde enerjisini kaybeden su, yoğurtucular yardımıyla tekrar suya dönüştürülmekte ve besleme suyu pompaları yardımıyla tekrar buhar ayrıştırıcılarına gönderilmektedir. Buhar ayrıştırıcılarına alttan giren besleme suyu, buhardan ayrılan su ile birleşerek, ana soğutucu suyu pompaları yardımıyla tekrar yakıt kanallarına gönderilmektedir. (Aşağıdaki basitleştirilmiş şemada sadece 2 adet buhar ayrıştırıcı gösterilmiştir.)
RBMK’larda her bir buhar ayrıştırıcısı-türbin
döngüsü için 4 adet ana soğutucu suyu pompası (toplam 8 adet) bulunmaktadır.
Normal işletme sırasında bu pompalardan sadece 3’ü çalışmakta, 1 tanesi
yedekte beklemektedir.
RBMK’larda Yakıt
RBMK’larda yakıt
olarak düşük zenginlikte Uranyum dioksit kullanılmaktadır. Zenginlik
yaklaşık %1.8 - %2 civarında bulunmaktadır. Çernobil kazasından sonra yakıt
zenginliğinin güvenlik nedeniyle %2.4’e çıkartılması gerekmiştir. Yakıt
peletleri 11.5 mm çapında ve 15 mm yüksekliğindedir. Bu peletler 1.3 cm
çapında, 3.6 metre uzunluğunda zirkonyum alaşımı boruların içine
yerleştirilerek yakıt çubukları elde edilmektedir. Yakıt borusu malzemesi
(yakıt zarfı) %1 Niobyum içeren zirkonyum alaşımıdır. Bu çubuklar, bir
taşıyıcı çubuk etrafına dizilerek her biri 18 adet yakıt çubuğundan oluşan
7.9 cm çapında yakıt demetleri oluşturulmaktadır.
RBMK reaktörünün yakıt kanallarının iç çapı yaklaşık 8 cm ve aktif kalp
yüksekliği yaklaşık 7 metre olduğundan, bu yakıt kanallarının boyuna uygun
yakıt elde
etmek için iki adet
yakıt demeti uç uca eklenerek 2 yakıt demetinden oluşan yakıt modülleri
oluşturulmaktadır. Bu yakıt modülleri, 2 adet 3.6 metrelik yakıt demeti, ara
birleşme noktaları ve üst ve alt bölümleri ile beraber yaklaşık 10 metre
uzunluğundadır.
RBMK’larda yakıt değişimi, reaktör kalbinin 30 metre üzerinde bulunan yakıt
değiştirme platformundaki dev yakıt değiştirme makineleri yardımıyla reaktör
normal işletme halindeyken yapılmaktadır. Bu makine günde 5 yakıt kanalında
yakıt değiştirebilmektedir.
RBMK’larda reaktörde üretilen enerjinin yaklaşık %5’i, doğrudan grafit
yavaşlatıcıya aktarılmaktadır. Dolayısıyla bu tür reaktörlerde grafit
blokları ile yakıt kanalları arasında basılan helyum-nitrojen gaz karışımı
yardımıyla yavaşlatıcının soğutulması sağlanmaktadır.
RBMK’lar
çok büyük reaktör kalbine sahip olduğundan, bunları kontrol etmek nispeten
daha zor ve karmaşıktır. RBMK’larda 2052 dikey kanaldan 211 kontrol
çubukları için ayrılmıştır (Not: ilk nesil RBMK’larda 179 veya 191 adet
kontrol çubuğu kanalı kullanılmıştır). Kontrol çubukları yakıt kanallarından
tamamen bağımsız kanallarda hareket etmektedir. RBMK’larda 3 farklı tip
kontrol çubuğu bulunmaktadır. Tip 1 kontrol çubuklarına “kaba ayar” kontrol
çubukları adı verilmektedir. Bunlar bor karbürden (B4C) imal edilmiştir ve
yukarıdan aşağıda doğru hareket ederek radyal güç dağılımını kontrol etmek
için kullanılmaktadır. Bu tip kontrol çubuklarından 147 adet bulunmaktadır.
Tip 2 kontrol çubuklarına “ince ayar” kontrol çubukları adı verilmektedir.
Bunlar da aynen kaba ayar çubukları gibi bor karbürden imal edilmiştir,
fakat boyları daha kısadır. Tip 2 çubuklar reaktörün altından gitmektedir ve
eksenel güç dağılımını kontrol etmek amacıyla kullanılmaktadır.
RBMK-1500’lerde tip 2 kontrol çubuklarından 40 adet bulunmaktadır. Tip 3
kontrol çubuklarına “güvenlik çubuğu” adı verilmektedir. Bunlar yukarıdan
aşağıda doğru hareket ederek hızlı bir şekilde reaktörü kapatmak için
kullanılmaktadır. Bunların sayısı 24’dür ve bor karbonat’tan imal
edilmektedir. RBMK’larda ayrıca uzun vadeli güç dağılımı kontrolü için
“sabit zehir” de kullanılmaktadır.
RBMK’nın dezavantajları arasında, reaktör kalbinin çok büyük olması ve
dolayısıyla kontrolünün zor olmasıdır. Bir başka olumsuz özelliği de pozitif
boşluk katsayısına sahip olmasıdır. Yani, reaktör gücü artıp ta su
buharlaştıkça, reaktör gücünün daha da artmasıdır. Hâlbuki batı türü reaktör
tasarımlarında (PRW ve BWR), reaktördeki soğutucu suyu kaynadığında, güç
azalmakta ve reaktör kendini doğal olarak dengelemektedir. RMBK’lar ayrıca
batı türü santrallerde bulunan standartlarda bir koruma kabuğuna sahip
bulunmamaktadır. Bu tür santrallarda uygulanan yedeklik, çeşitlilik,
yangından korunma, gibi güvenlik prensiplerinin de batı standartlarını
karşılamadığı düşünülmektedir. Ayrıca RBMK’lar da bulunan acil durum kor
soğutma ve diğer güvenlik sistemlerinin yeterli olmadığı konusunda genel bir
kanı bulunmaktadır.
Bu kadar olumsuz özelliğin üzerine RBMK’ların aslında bazı avantajlara da
sahip bulunduğunu söylemek mümkündür. Öncelikle, düşük güç yoğunluğuna sahip
olması, güvenlik açısından tercih edilen bir husustur. Soğutucu kanallardan
aktığından, basınç kabına ihtiyaç duyulmamaktadır. Ayrıca istenilen
büyüklükte tasarımlanabilmekte, reaktörün gücü için bir üst sınır
bulunmamaktadır. Ayrıca yakıt değiştirmek için santralin durdurulmasına da
gerek bulunmaktadır.
Çernobil kazası RBMK türü bir santralde
meydana geldiği için, bu tür santraller gözden düşmüştür. Bugün dünyada
nükleer güvenlik uzmanlarının gözü geride kalan RBMK türü reaktörlere
çevrilmiş durumdadır. Bunun sebebi bu tür reaktörlerin modern güvenlik
uygulamaları ve tedbirlerini kapsayacak şekilde makul bir masrafla
iyileştirilememesidir. Dolayısıyla bu tür reaktörlerin zaman içinde
kapatılacağı düşünülmektedir.